41,3065$% 0,23
48,5971€% 0,43
55,7431£% 0,24
4.874,40%0,76
3.664,60%0,56
11.184,86%1,24
Haberin Devamı
İngiltere’nin Türkiye Büyükelçisi olarak 2014-2018 yılları arasında görev yaptıktan sonra istihbarat servisi MI6’in başına getirilen Richard Moore, İngiltere’nin İstanbul Başkonsolosluğunda önemli açıklamalarda bulundu.
Görevi sona eren ve MI6 Başkanlığını yakında Blaise Metreweli’ye devredecek Moore, Türkiye’ye öğrencilik yıllarında Türkçeyi öğrenmek için geldiğini anlattı. Daha sonra İngiltere’nin Ankara Büyükelçisi olarak 2014-2018 döneminde görev yaptığını hatırlattı.
Moore, bugün İstanbul’da konuşmak istemesinin sadece duygusal nedenlerle olmadığına işaret ederek, “Türkiye, yüzyıllardır olduğu gibi bugün de uluslararası sistem açısından kritik ve büyük bir öneme sahip ülke.” dedi.
Türkiye’nin NATO müttefiki olduğunu ve uluslararası hukuka ve Birleşmiş Milletler (BM) Şartı’na bağlı kalarak Ukrayna’nın egemenliğini ve bağımsızlığını güçlü şekilde desteklediğini belirten Moore, terör örgütü DEAŞ’a karşı birlikte mücadele ettiklerini ve Suriye’de devrik Beşşar Esed rejiminin ardından ülkenin istikrarını güçlendirmeye çalıştıklarını dile getirdi.
Haberin Devamı
Moore, 7 Ekim 2023 sonrasında Orta Doğu’daki gelişmelere değinerek, kalıcı güvenlik ve refahın hem İsrailliler hem de Filistinliler için iki devletli çözümle sağlanabileceğine dikkati çekti.
Tüm bu konularda Milli İstihbarat Teşkilatından (MİT) meslektaşlarıyla çalıştığını söyleyen Moore, MİT’in önceki Başkanı Hakan Fidan ve mevcut Başkanı İbrahim Kalın ile yakın işbirliği yürüttüklerini dile getirdi.
“GİZLİ KALMAK İÇİN DAHA AÇIK OLUNMALI”
Moore, MI6 Başkanlığını devraldığından bu yana ülkesinin ulusal çıkarları için daha sık konuşmaya karar verdiğini, stratejik yaklaşım olarak daha açık olmaları gerektiğine inandığını vurguladı.
MI6 Başkanı olarak son konuşmasında görevini sürdürdüğü dönemde yaşanan değişimlere ilişkin Moore, birçok kadının merkezde, dış görevlerde ve teknoloji ekiplerinde liderlik rolleri aldığını ve ilk kez etnik olarak azınlık kökenlere sahip meslektaşlarının üst düzey pozisyonlara terfi ettiğini anlattı.
Haberin Devamı
Henüz çalışanlarının yalnızca yüzde 40’ının kadın olduğunu ve etnik azınlıkların yüzde 10’un altında yer aldığını belirten Moore, ekonomik olarak dezavantajlı durumdaki tüm ırklardan insanları kuruma çekmeleri için daha fazla çaba göstermeleri gerektiğini dile getirdi.
Üniversiteler, yeni kurulan şirketler ve büyük teknoloji firmalarının çalışmalarına ve uluslararası işbirliklerine ihtiyaç duyulduğunu kaydeden Moore, MI6 Başkanı olarak, teknoloji alanındaki yeni ortaklıkların önceliği olduğunu vurguladı.
Moore, kuantum bilişimi, yapay zeka ve sentetik biyoloji alanlarında büyük fikirleri olan şirketleri desteklediklerini ve böylece ulusal güvenlik kabiliyetlerini güçlendirdiklerini ve ülkede yüksek teknoloji alanında değerli istihdam sağladıklarını belirterek, “Bu şekilde gizliliğin daha da derinlerine çekilmeyerek, doğru ortaklıkları kurarak, toplumun her kesiminden personel istihdam ederek ve karşı karşıya olduğumuz tehditlerin hızına uyum sağlamak için yeterince açık davranarak önde kalıyoruz.” diye konuştu.
Haberin Devamı
Moore, göreve geldiğinde kullandığı “Gizli kalmak için daha açık olunmalı.” ifadesini hatırlattı.
“ZELENSKİ’NİN LİDERLİĞİ KRİTİK ÖNEME SAHİPTİ”
Moore, Rusya-Ukrayna Savaşı’nda Ukrayna’yı, barış ve güvenlik için herkesin bağlı olduğu ilkeleri savunmalarını destekleme konusunda ön saflarda yer aldıklarına dikkati çekerek, şu değerlendirmede bulundu:
“(Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir) Zelenski’nin liderliği kritik öneme sahipti. (MI6) Başkan olarak ilk haftamda öğle yemeğinde ağırladığım adamı hatırlıyorum. Siyasette hala oldukça yeniydi, denenmemiş ve sınanmamış bir liderdi ama o zaman bile cesareti ve kararlılığı hissedebiliyordunuz. Onun lider olmasını izlemek, dikkate değer bir ayrıcalıktı. Ona olan hayranlığım sınırsız.”
Haberin Devamı
Moore, Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik yaklaşımına ilişkin, “(Rusya Devlet Başkanı Vladimir) Putin, boyundan büyük işlere kalkıştı. Kolay bir zafer kazanacağını düşünüyordu ama o ve diğer pek çok kişi Ukraynalıları hafife aldı. Gerçekten de Putin’in eylemleri, Ukrayna ulusal kimliğini güçlendirdi ve ülkenin Batı’ya yönelimini hızlandırdı, ayrıca İsveç ve Finlandiya’yı NATO’ya katılmaya ikna etti.” ifadelerini kullandı.
Moore, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Ukrayna’nın teslim olması dışında müzakere yoluyla barışa ilgi duyduğuna dair “hiçbir kanıt” görmediğini söyledi.
Rusya-Ukrayna Savaşı başlamadan önce ABD ve İngiltere’nin Moskova’nın “askeri yığınak” yaptığına ve saldırı planlarına ilişkin istihbaratı açığa çıkardığını hatırlatan Moore, bu sayede Rusya’nın ilk ilerleyişinin durduğunu ve Ukrayna’ya destek sağlandığını anlattı.
Haberin Devamı
Moore, Çin’in Rusya’ya hem diplomatik hem de çift kullanımlı ürünler açısından sürekli destek verdiğine işaret ederek, “Bombalarında kullanılan Çin üretimi kimyasallar, füzelerine giren elektronik bileşenler, Putin’in barışın en iyi seçenek olduğu sonucuna varmasını engelledi.” dedi.
Rusların hepsinin Putin’le aynı görüşte olmadığını savunan Moore, “Bazıları başlarını öne eğip ellerinden geldiğince hayatlarına devam etmeye çalışıyor. Aleksey Navalnıy gibi bazıları açıkça direniyor ve inançları uğruna ölüyor ancak diğerleri, bunu MI6 istihbarat görevlileriyle birlikte çalışarak gizlice yapıyor.” diye konuştu.
Moore, Rusya’nın MI6 tarihinin önemli bir parçası olduğuna işaret ederek, “Ülkenin MI6’da özel bir yeri var. MI6, Rus kültürünün birçok başarısını bilen ve seven, Nazi Almanyası’na karşı ortak mücadelemizde halkının fedakarlıklarını anlayan ve saygı duyan kadın ve erkeklerle dolu. Rusya’da paylaşacak gerçekleri ve bunları paylaşma cesareti olan kadın ve erkekleri, MI6 ile iletişime geçmeye davet ediyorum.” ifadelerini kullandı.
“ÇİN’LE YAPICI İLİŞKİ İSTİYORUZ”
Moore, Rusya gerilerken Çin’in, küresel sistemdeki önemli bir aktör, BM Güvenlik Konseyinin daimi üyesi ve bölgesel ittifakları derinleştirmeyi amaçlayan bir ülke olarak 21. yüzyılda yükseleceğini belirtti.
Küresel ortak alanlar, iklim değişikliği, güvenli yapay zeka ve dünya ticareti gibi pek çok alanda Çin’in oynayacağı büyük rollerin bulunduğunu dile getiren Moore, “İngiltere olarak Çin’le saygı çerçevesinde ve yapıcı bir ilişki istiyoruz.” dedi.
Moore, Çin’in kamuoyuna duyurduğu yerleşik angajman ve müdahale etmeme kurallarına bağlı kalması gerektiğini savundu.
Görev süresi boyunca İran’ın da önemli rol oynadığını ifade eden Moore, “nükleer silahlardan arındırılmış İran’ın öncelik olmaya devam etmesi” gerektiğini söyledi.
“GAZZE’NİN BARIŞA İHTİYACI VAR”
“Gazze’nin de barışa ihtiyacı var.” diyen Moore, bölgede yeniden yapılanmanın gerçekleşmesi ve Filistinlilerin daha fazla acı çekmesinin önlenmesi gerektiğine işaret etti.
Son yıllarda sözde DEAŞ ve El Kaide gibi terör örgütlerinin, kapasitelerini zayıflatmaya yönelik kolektif çabayla zarar gördüğünü kaydeden Moore, “Ancak DEAŞ ve El Kaide, çevrim içi ortamda şiddet içeren ideolojilerini teknolojiyi kullanarak yaymaya çalışırken yeniden bir araya gelmenin, çatışma ve yönetilmeyen alanlardan faydalanmanın, kendilerini yeniden kurmanın yollarını arıyor. Bu terörize etme çabalarını engellemek için çevikliğe ve iyi ortaklıklara ihtiyacımız var.” ifadelerini kullandı.
Görev yaptığı sürede Sudan, Afganistan ve Suriye gibi ülkelerde birçok beklenmedik krizle karşılaştıklarını anlatan Moore, “Beşşar Esed devrilmeden bir veya iki yıl önce HTŞ ile ilişki kurduk. İngiltere hükümetinin ülkeye (Suriye’ye) dönüşü için haftalar içinde bir yol haritası oluşturduk.” dedi.
Moore, terörle mücadele konusunda İngiltere’deki kardeş kuruluşlar ve Türkiye de dahil olmak üzere yurt dışındaki ortaklarla yakın şekilde çalışmaya devam ettiklerini ve terör tehdidine odaklandıklarını dile getirdi.
Görevi kendisinden sonra devralacak Metreweli’nin çeyrek asırlık deneyime sahip olduğunu anlatan Moore, casusluğun inceliklerini bildiğini söyledi.
Moore, bir istihbarat görevlisi olarak kariyeri boyunca birçok şeyin değiştiğini belirterek, “Kamu hizmetinde geçirdiğim neredeyse 40 yılın ardından şimdi pelerinimi asıyor, hayali hançerimi kınına geri koyuyorum ve meşhur yeşil kalemimi teslim ediyorum. MI6’yı yönetmek, hayatımın ayrıcalığıydı.” ifadelerini kullandı.
İsrail saldırılarında 37 kişi hayatını kaybetti