DOLAR

42,2660$% 0,23

EURO

49,1046% 0,43

STERLİN

55,6686£% 0,24

GRAM ALTIN

5.742,44%0,80

ONS

4.235,00%0,94

BİST100

10.661,91%0,20

Sabah Vakti a 02:00
Çorum °
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a

İsrailli doktorların hatası ortaya çıktı: Filistinli esir kanser değilmiş!

ad826x90

İsrail’de hayatının yarısını hapishanede geçiren veuzun süre kanser teşhisiyle tedavi gören Filistinli esir İmad es-Serrac (46), esir takası anlaşması kapsamında özgürlüğüne kavuştuktan sonra Gazze’ye döndü ve aslında kanser olmadığı ortaya çıktı.

ad826x90

İKİ DEFA MÜEBBET ALDI

İki defa müebbet ve artı 50 yıl hapis cezası alan El-Bureyc Mülteci Kampı’ndan İmad es-Serrac, esir takası kapsamında 13 Ekim 2025’te serbest kaldı. Özgürlüğüne kavuşan Serrac, aslında kanser olmadığını ve sadece “kandırıldığını” öğrendi.

Serrac, hapishanede yaşadıklarını, sahte hastalığına nasıl inandırıldığını ve İsrail Ceza İnfaz Kurumu’nun Filistinli esirleri “tıbbi ihmal ve sahte hastalıkla” fiziksel ve ruhsal olarak öldürme politikasını açıkladı.

UZUN SÜRE KANSER TEDAVİSİ GÖRDÜ

Serrac’ın sağlık sorunları 2017’de hapishanelerde başlatılan açlık grevine katılmasıyla başladı. Mide, idrar yolları ve diğer organlarında sorunlar çıktı. İsrail Ceza İnfaz Kurumu tarafından yapılan tahliller sonrasında da Askalan’daki Barzilai Tıp Merkezi’ne sevk edildi. Orada Serrac’a prostat kanseri olduğu söylendi.

Yüksek doz kortizonlu ilaç almaya ve kemoterapi görmeye başlayan Serrac’ın tedavisi Ekim 2023’te İsrail’in Gazze saldırılarının başlamasıyla birlikte 7 ay boyunca tedavisi durduruldu.

ad826x90

Bedeni ilaçlara alışan Serrac, tedavisi durunca hem psikolojik hem de fizyolojik olarak zor bir süreçten geçti. İnfaz kurumu idaresinden tedavisine devam edilmesini talep eden Serrac’a kullandığı ilaçların yarısını tekrar vermeye başladılar ve hapisten çıkıncaya kadar “sözde” tedavisi bu şekilde devam etti.

HAPİSTEN ÇIKINCA KANSER OLMADIĞINI ÖĞRENDİ

Serrac’ın hayatı hapisten çıktıktan sonra tamamen değişti. Serbest bırakıldıktan sonra Gazze Şeridi’nin güneyindeki Han Yunus’ta bulunan Nasır Hastanesine gitti ve bir dizi tahlil yaptıran Serrac tahliller sonrasında doktorların ona kanser olmadığını söylemesi ile şoka girdi.

Tedavi süreci devam ederken bedenindeki değişimlerin kendisini şüpheye düşürdüğünü anlatan Serrac, şöyle konuştu:

“Kullandığım ilaçlar nedeniyle bazı organlarımın yıkıma uğradığını hissediyordum. İdrar yollarım tahriş oldu ve idrar kaçırmaya başladım. Yani bir şeylerin yanlış yapıldığından ve bunun bir aldatmaca olabileceğinden şüpheleniyordum çünkü bunun örnekleri hapishanelerde daha önce yaşandı. Ama pes etmiştim çünkü başka alternatifim yoktu.”Serrac, “Nasır Hastanesindeki doktorlar bana kanser olmadığımı söyledi. Bu çok güzel bir müjdeydi. Ruhsal ve fiziksel durumum değişti. Moralim düzeldi, bugün daha iyiyim.” dedi.

ad826x90

FİLİSTİNLİ ESİRLER TIBBİ İHMAL SONUCU ÖLÜYOR

Hapishanelerdeki tıbbi ihmale de değinen Serrac, bu nedenle hayatlarını kaybeden Nasır Ebu Hamid, Kemal Ebu Va’ar ve Balata Mülteci Kampı’ndan Ramle Hastanesi’nde tanıştığı bir esiri örnek verdi.

Bu esirlere hastalıkları ilerledikten sonra kanser olduklarının söylendiğini kaydeden Serrac, çektikleri sıkıntıları şöyle anlattı:

“Ebu Hamid (20 yıl hapis yattıktan sonra 2022’de Ramle Hapishanesinde kanserden öldü) kemoterapi görmedi ve sonunda pes etti, ilahi takdire teslim oldu. Çünkü dönüşü olmayan bir noktaya geldiğini anladı. Ömrünün son 2 ayında hastaneden hastaneye nakillerden ve yapılan tahlillerden çok çekti.

Gazze’nin kuzeyinden Mahmud Ubeyd isimli bir esire de kan kanseri olduğunu söylemişlerdi. Kanını her ay filtreden (lökoferez denilen işlemde hastanın kanı bir filtreden geçirilerek içindeki artmış lökositler temizlenir ve hastaya geri verilir) geçirip geri veriyorlardı. Kemal Ebu Va’ar’a da kanser olduğunu söylediler ama son seviyeye geldiğinde.”

ESİRLER MADDİ VE MANEVİ TASFİYEYE UĞRUYOR

Serrac, “esirlerin kasten öldürülmesi, tıbbi ihmal ve sahte hastalıklarla kandırılmalarının” İsrail’in uzun yıllardır uyguladığı ve herkes tarafından bilinen bir politika olduğunu vurguladı.

İsrail yönetiminin, sahte hastalık teşhisi ve kasıtlı yanlış tedavilerle esirlerin bedenlerine hastalıkları bir nevi “enjekte ettiğini” kaydeden Serrac, “Cenin’den bir esirin bedenine bu şekilde bir hastalığın enjekte edildiğini (çenesinden yapılan bir iğneyle) ve esirin serbest bırakıldıktan bir kaç hafta sonra vefat ettiğini” dile getirdi.

Gazze’de 20’li yaşlarda bir gençle tanıştığını, ona da “kan kanseri olduğunun söylendiğini, lökoferez ve kemoterapi tedavisi gördüğünü ama serbest kaldıktan sonra hasta olmadığını öğrendiğini” aktaran Serrac, sözlerine şöyle devam etti: “Bu şekilde kandırılan, yavaş yavaş öldürülen, maddi ve manevi tasfiyeye uğrayanların sayısı çok yüksek. Yalan haberler, söylentiler yayarak benim ailemi de defalarca öldürdüler, maneviyatımızı düşürmeye çalıştılar. Bu İsrail’in uyguladığı eski bir politika ve tam da işgalciden ve gardiyanlardan beklenen bir davranış.” Kaynak: AA / Gülşen Topçu – Güncel

ad826x90

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.

Sıradaki haber:

Türkiye 20 şehidine ağlarken belediye başkanı halaya durdu

HIZLI YORUM YAP