DOLAR

42,4497$% 0.02

EURO

48,9263% -0.04

STERLİN

55,6489£% -0.09

GRAM ALTIN

5.534,58%-0,30

ONS

4.051,30%-0,42

BİST100

10.922,86%-0,52

Sabah Vakti a 02:00
Çorum °
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a

Yapay zekâ, artık herkesi korkutuyor

Yapay zekâ, modern dünyanın en dönüştürücü ve bir o kadar da ürkütücü teknolojilerinden biri. Ortaya koyduğu büyük potansiyelin yanı sıra, insanoğlunun en derin korkularını da tetikliyor; bilinmeyene duyulan endişe ve işini kaybetme kaygısı... Hafta içinde gördük ki oyuncular da işini kaybetme korkusu yaşıyor

ad826x90

Yapay zekâ, tahmin edilenin çok daha ötesinde bir yoğunlukta kullanılmaya başlandı. Hızlı gelişmeler henüz daha yolun başında bile iş dünyasını kökünden sarsıyor. Bir zamanlar bilim – kurgu filmlerinin konusu olan akıllı makineler, artık birer meslektaş haline geliyor. Bu hızlı ilerleme, verimlilik açısından heyecan verici fırsatlar sunarken, diğer yandan milyonlarca çalışan için iş güvencesine yönelik ciddi bir tehdit oluşturuyor.

ad826x90

Yapay zekâ, aynı zamanda kültürel ve toplumsal anlamda insanları gerçeklikten uzaklaştırdığı gerekçesiyle bir hayli tartışma konusu…

Temsili fotoğraf

ABD’de Beyazperde Aktörleri Derneği (SAG) ile Amerikan Televizyon, Radyo Sanatçıları (AFTRA) 2022’de benzer bir açıklamada bulunarak oyunculara şöyle seslenmişti; “İşinize sahip çıkın. Yapay zekâ, mesleğinizi elinizden almak üzere, sizin için tehlikeli boyutta ilerliyor.”

Temsili fotoğraf

ad826x90

Hollywood’un ünlü oyuncuları, bu çağrıya kayıtsız kalmayarak yapay zekânın kendileri için tehlikeli olduğuna yönelik açıklamalarda bulunurken izleyicilere; yapay zekâ ile üretilecek oyuncuların; ‘Yaşanmışlık’ ve ‘Duygudan yoksun olma’ durumu olacağının altını çizmişlerdi.

Temsili fotoğraf

Nicolas Cage, yapay zekânın oyuncuların performansını manipüle edebileceği ve sanatın özünü tehlikeye atabileceğini belirterek “Sanat, insanın duygularını, düşüncelerini ve ‘İnsan olma’ durumunu yansıtma görevidir. Robotlar bunu tam olarak yapamaz” dedi.

Nicolas Cage

ad826x90

Keanu Reeves, yapay zekânın mesleğini tehdit etmesiyle ilgili olarak sözleşmelerine; “Performansım, izinsiz olarak yapay zekâyla değiştirilmesin” maddesi ekletiyor.

Keanu Reeves

Tom Hanks ise konuya hukuki yoldan yaklaşıp düşüncelerini; “İnsanlar artık benim dijital halimi kullanarak filmler yapabilir. Ben ölebilirim ama performanslarım devam edecek. Bu alanda kontrolün kimde olduğu, bu kararı kimin vereceği ve kimin ne kadar ücret alacağı gibi konularda büyük yasal sorunlar çıkacak” şeklinde dile getirmişti.

Tom Hanks

SAG ile AFTRA’nın oyunculara; “Mesleğinize sahip çıkın” şeklinde çağrıda bulunacak kadar endişeli olmasında ne kadar haklı olduğu yapay zekâyla üretilen ilk oyuncu ‘Tilly Norwood’ ile gözler önüne serildi.

Tilly Norwood

6 Mayıs’ta üretilen Tilly Norwood, 30 Temmuz’da ‘AI Commissioner’ adlı bir komedi skecinde rol alarak tarihin ilk yapay zekâ oyuncusu oldu. Birçok oyunculuk ajansının Tilly Norwood ile yakından ilgilenerek menajerliğini üstlenmek istemesi sinema – televizyon sektörü tarafından tepkiyle karşılandı. SAG ile AFTRA, yaptığı açıklamada yaratıcılığın insan merkezli olması gerektiği vurgulanarak; “Tilly Norwood, bir oyuncu değil. Profesyonel sanatçıların emekleriyle eğitilmiş bir bilgisayar programının ürünüdür” ifadesi kullanıldı.

Tilly Norwood

‘Tilly Norwood’ın eylül ayında Zürih Film Festivali kapsamında düzenlenen Zürih Zirvesi’nde yaratıcısı Eline Van der Velden tarafından; “Bir sonraki Scarlett Johansson” olma hedefiyle tanıtılması ise sinema – televizyon sektörünün yapay zekâ oyuncu konusunda ikilem içinde kaldığını ortaya çıkardı.

Scarlett Johansson

SAG ile AFTRA, bir yandan yapay zekâ oyuncularına karşı diğer yandan da oyuncuların çalışmalarının ve benzerliklerinin yapay zekâ tarafından izinsiz kullanılmasına karşı mücadele veriyor. Sendikalar, bu konuda yasal ve etik korumalar istiyor.

Temsili fotoğraf

Peki durum, Türkiye’de nedir?

Bu konu, hafta içinde Oyuncular Sendikası’nın açıklamasıyla gündeme geldi.

Vitpepper Studios’un yapay zekâyla ürettiği ‘Tesseract’da; Özcan Deniz ile Akın Akınözü’nün dijital kopyalarının kullanılacağını açıklaması üzerine Oyuncular Sendikası, bu yaklaşımın mesleğin geleceği açısından ciddi bir tehdit oluşturduğunu belirtti. Sendika; oyuncuların bedeni ve sesiyle verdiği emeğin, dijital olarak ikame edilmesinin hem bugünün çalışanlarını hem de gelecek kuşakları riske attığını vurguladı.

Akın Akınözü (Tesseract)

Oyuncular Sendikası’nın açıklaması şöyle; “Son günlerde basına yansıyan, Vitpepper Studios adlı yapım şirketinin, ‘Tesseract’ adlı tamamen yapay zekâyla üretileceği açıklanan, sektörde çalışan oyuncuların dijital kopyalarıyla yer aldığı iş, mesleğimiz açısından kaygı verici bir gelişmedir. Yapay zekâ teknolojileri yaratıcı alanlarda destekleyici bir araç olabilir; ancak bu teknolojinin, oyuncunun bedenini, sesini, emeğini ve kendini ikame edecek şekilde kullanılması kabul edilemez. Oyuncuların kendi dijital kopyalarının kullanımına onay vermesi, kısa vadede kişisel bir tercih gibi görünse de, uzun vadede mesleğimizi ve gelecek kuşakları doğrudan tehdit etmektedir.

Bu tür projelerde, yapımcılar ve platformlar kadar, oyuncuların da etik sorumluluğu vardır. Mesleğimizi insan olmaksızın yapılır hale getiren, sanatı algoritmalara teslim eden hiçbir yaklaşım Oyuncular Sendikası tarafından tasvip edilmemektedir. Tüm meslektaşlarımızı, yapay zekâ temelli projelerde yer almadan önce haklarını, mesleki dayanışmayı ve etik sorumluluğu gözetmeye çağırıyoruz. Sanat, insan emeğiyle var olur. Yapay zekâ, insanın yerine değil, yanında olmalıdır.”

♦ Zuhal Olcay

♦ Atilla Gündoğdu

♦ Alper Atak

♦ Cem Yiğit Üzümoğlu

♦ Özlem Zeynep Dinsel

♦ Arda Kavaklıoğlu

♦ Erdem Şenocak

♦ Esin Aslan

♦ Gizem Erman Soysaldı

Oyuncular Sendikası’nın bu açıklamasıyla görünen o ki yapay zekâ oyuncularının, sinema – televizyon sektörü için tehlike çanları çaldığı artık kabul ediliyor.

Zira Zuhal Olcay, geçtiğimiz yıl Oyuncular Sendikası’nın başkanı seçildikten sonra yaptığı röportajda bir tehdit olmadığını belirterek bu konuda şunları söylemişti; “Yapay zekâ ve dijitalleşme tüm dünyanın gündeminde. Bana göre bizim yaptığımız iş; duyguyla beden diliyle yapılan bir iş olduğundan karşı tarafa seyirciye bu duygunun geçmesi gerekiyor. Yapay zekânın mesleğimizi bu anlamda tehdit ettiğini düşünmüyorum. Teknolojik gelişmeleri mesleğimizi geliştirmek için elbette kullanmalıyız, kullanıyoruz da… Dünyadaki örnekleri takip ediyoruz. Uluslararası aktörler federasyonunun bu konudaki çalışmalarını takip ediyor ve ülkemizde oluşabilecek gelişmeleri birlikte değerlendiriyoruz.”

Zuhal Olcay

Oyuncular Sendikası’nın ‘Tesseract’ üzerinden yapay zekâ oyuncularının ve yapımların meslekleri tehdit ettiğini dile getirmesi, fikirlerinin sadece bir yıl içinde değişmesi durumun, ciddiyetini gözler önüne serdi.

Gerek oyuncular, gerekse müzisyenlerle yaptığım röportajlarda zaman zaman; “Yapay zekânın mesleğinizi tehdit ettiği / edeceğini düşünüyor musunuz” şeklindeki soruma verdikleri cevaplarda da ‘Mesleğin elinden alınması’ konusunda kafaların karışık olduğu görülüyor.

Cem Gelinoğlu (Oyuncu)… Bazen bakıyorum da bazı insanların mesleğini elinden almalı. Şaka bir yana, yapay zekâ benim mesleğimi elimden alıp ne yapsın?

Hakan Algül (Yönetmen)… Yapay zekânın benim yerimi alacağına dair bir endişem yok, alamaz. İnsan duygusunun ve insanın karmaşık dünyasının bir bilgisayar tarafından algılanması çok zor. Yapay zekâya da doneleri insan veriyor. Oradan aldığı donelerle bir şeyler yapıyor. Elindeki bilgilerden bir şeyler yapıyor ama asıl olan yeni fikir bulmak. Yeni fikri yine insan bulacak. Yapay zekâ yeni bir fikir üretmiyor ki senin verdiğin doneyle ilgili bir şey yapıyor.

Tur rehberinin gözünden yaşananlar Haberi Görüntüle Cem Gelinoğlu – Hakan Algül

Ferhat Göçer (Besteci / Şarkıcı / MSG Başkanı)… Yapay zekâ, göründüğü gibi sempatik değil. İş, çok tehlikeli boyutlara gelecek. Acilen kontrol edilmesi için önlemler alınmalı. Bütün dünya, yapay zekâyı telif hukukunun içine almak için yoğun bir şekilde çalışmalar yapıyor. Tek bir nota bilmeyenler yapay zekâyla şarkı üretiyor. Eğer, yapay zekâ bir an önce kontrol altına alınmazsa ilk adımda sadece müzik sektörünün % 25’i işsiz kalacak. Yapay zekânın söz yazarı, besteci ve aranjörleri etkileyeceği düşünülüyor ama öyle değil… Yorumcular da fazlasıyla etkilenecek. Daha şimdiden hiç var olmamış şarkıcılar türedi. Sözün özü, yapay zekâya karşı sektörün bir an önce birleşmesi ve acilen önlemler alınması için çalışmalar yapmak gerekiyor.

* MSG… Musiki Eseri Sahipleri Grubu Meslek Birliği

"Yapay zekâya karşı önlem alınmalı" Haberi Görüntüle Ferhat Göçer

Boran Kuzum (Oyuncu)… Alamayacağını düşünüyorum. Biz, duygularla yaşayabiliyoruz. Duygu, çok taklit edilebilecek bir şey değil. Yapay zekâ birçok konuda hayatı kolaylaştırabilir belki ama hiçbir zaman sanatın yerini alabilecek bir şey olduğunu düşünmüyorum. Ben en başında yapay zekâyı ilk olarak illüstrasyonlarla gördüm. Belli kodlar yazıyorsun ve sana bir illüstrasyon çizim çıkarıyor. Hiçbir zaman gerçek çizimin ve resim sanatının yerini alabileceğini düşünmüyorum. Ki alamadı da…

Tolga Örnek (Yönetmen – Yapımcı)… Boran’a katılıyorum. Yapay zekâ teknik anlamda çok şeyi kolaylaştıracak ama estetik anlamda, yaratıcılık anlamında çok zor. Çünkü o yaratıcılık ayrıca ansal kusurlarla da oluşuyor. O anlık kusurları tekrar etmesi, taklit etmesi çok zor ama teknik anlamda büyük kolaylık olacak. Şu anda da oluyor ama bir oyuncunun duygusunu ya da bir bestecinin duygusunu, bir yönetmenin estetik anlayışını taklit edebileceğini düşünmüyorum. Çünkü estetik, hatalarla da oluşuyor, anlık tariflerle de oluşuyor ama teknik anlamda pek çok şeyi kolaylaştırabilir. Oyuncular, şu an zaten bu konuda kendilerini koruma altına aldılar. Onların onayı olmadan benzer görseller kullanılamıyor.

Yapay zekâyı 1956'da öngördü Haberi Görüntüle Tolga Örnek – Boran Kuzum

Birol Namoğlu (Şarkıcı / Besteci)… Aslında yıllardır etkiliyor… Ben bilgisayar mühendisliği okumadım, yazılımcı değilim, tamamıyla kendi kişisel okuma ve tecrübelerimle yorumlayabilirim. Aslında yapay zekâ uzun zamandır hayatımızda, hem bu algoritmalarda hem başka yerlerde var. 1980’lerde müzikte kullanılmış, denenmiş, sonrasında geçtiğimiz son on beş yirmi yıldır da bizim bilgisayar destekli kayıtlarımızda kullanıldı. Mesela, vokallerin düzeltilmesi, yeni sesler üretilmesi, mix’ler, mastering’ler, bunlar zaten yapay zekâdan yardım alınarak yapılıyor ama bu prodüksiyon tarafında olanlar, bizim yanımızda, bizim kontrolümüz altında olan dünya. Şimdi bir de acayip bir üretici oldu, korkutucu olan kısmı bu. Şu anda birkaç programın içerisine giriyorsunuz ve söz de yazıyor, sesini de veriyor, müziğini de yapıyor, gayet de bir sanatçı yaratabiliyor. Bir şeyler üretilmiş olacak ama bu üretilmiş şey eser mi? Bu üretilen şey farklılaşabilecek mi yoksa bir taklit gibi mi olacak? Bu üretilen şey insan üretiminin yerine geçebilecek mi? Bunlar çok büyük soru işaretleri. Gittiğimiz konferanslarda da bu tartışılıyordu. Biraz daha yüksek ritimde müziklerin, eğlence odaklı müziklerin yapılabileceğine daha yakın olduğunu söylüyorlar ama bizde durum biraz daha farklı. Hele söz yazımında Türkçe gibi güzel ve dolu bir dil ya da kültürü farklı olan bir coğrafyada söz yazmak, metaforlarla iç içe olmak, bu yapay zekânın henüz keşfedebildiği bir şey değil. Keza bizim müziğimizi de, özellikle Türk sanat müziğini, Türk halk müziğini, eski müziklerimizi biraz daha öğrenmesi gerekiyor. Her şey çok hızlı değişiyor. Bu mevzu ilk başladığında çok ufak bir veriyi tarayıp, onu ayırıp başka şekilde birleştiriyordu. Bugün artık çılgın bir hızla veri topluyor. Şu anda yaptığımız röportaj da yapay zekâ platformları için bir veri. Kişiselleştirilmiş yapay zekâlar üzerine çalışıyorlar. Şöyle bir şey bile olabilir; sizin kendinize kendi dinleyeceğiniz müzikleri yapacağınız ve sadece onu dinleyeceğiniz bir dünya da bir gün olabilir. Buradaki olay; “Görsel ya da işitsel olarak hayal ediyoruz ama çalamıyoruz” diyelim. Ben keman çalamıyorum ama hayalimde bir keman çalmak var. Bunu eğer yapay zekâya doğru anlatabilirsem, o da doğru anlayabilirse, şu an benim zihnimdeki şey önüme gelebilir. Bu aslında zaten avantajı ve dezavantajı. Yani sizin aklınızdan geçeni uygulayabilir ama ne kadar uygulayabilir?

Yapay zekâyla yolu açıldı Haberi Görüntüle Birol Namoğlu

Mustafa Üstündağ (Oyuncu)… Yapay zekânın yapacaklarından korkuyorum. ‘Terminatör’de başlayan sonra ‘Matrix’te had safhasına ulaşan insanların ne hale geleceğini bilmiyorum. Ben insan olarak geldim, insan olarak emanetimi teslim etmek istiyorum. Şu an yapay zekâya bir kitabın ya da insanın bilgilerini veriyorsun, çiziyor, ediyor hatta sahne bile çekiyor ama canlı tiyatro performansını yapamaz. Hologram çıkarırlar, öyle bir şey olur ama yine dönüş tiyatroya olur.

"Yapay zekâdan korkuyorum" Haberi Görüntüle Mustafa Üstündağ

Umut Karadağ (Oyuncu)… Gelişen teknoloji içinde yerimizi alabileceğini düşünüyorum. Çünkü gördüğümüz örnekler var. Bir insanın orada değilken üç boyutlu halini, üzgün halini, sevinçli halini, kızgın halini yansıtabiliyor. ‘Matrix’te bunun ilk başlangıçlarını gördük. ‘Westworld’ diye bir dizi vardı orada daha da gelişmiş örnekleri gördük. Ben yakında mesleğimiz elimizden gideceği gibi insan nüfusuna da gerek kalmayacağını düşünüyorum. Robotlar ameliyat yapacak, avukatlık yapacak, öğretmenlik yapacak, polislik yapacak, askerlik yapacak, bize gerek kalmayacak.

"Özellikle seçtim" Haberi Görüntüle Umut Karadağ

Cem Yılmaz da yapay zekâ konusunda ikilem içinde kalan kişiler arasında yer alıyor. Yılmaz, içinde bulunduğu ikilemi; “Bir süre sonra kimin gerçek, kimin taklit olduğunu ayırt edemeyeceğiz ama o kadar da ciddiye almamak lâzım” sözleriyle dile getirdi.

Cem Yılmaz

Yapay zekânın hayatımıza ve işimize olan etkisinin neler olacağı; faydalı yanlarının ne ölçüde verimli kullanılabileceği, zararlı yanlarına ise ne ölçüde önlem alınabileceğiyle ilgili olacak.

Büyük Adım 80 yaşında Haberi Görüntüle

ad826x90

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.

Sıradaki haber:

Dilan Çiçek Deniz: Olay doğru ama o kişi ben değilim

HIZLI YORUM YAP